Sana İhtiyacım Var
Yazar: Judith Mcnaught
Sayfa Sayısı: 320
Yayınevi: Epsilon
Puanım: 5/10
(Spoiler var, sonra ben görmedim bilmiyordum deme.)
“Ara sıra
çerezlik niyetine okuduğum aşk kitapları” adlı katogerime soktuğum bir kitabın
daha sonuna geldim. Kitaptan eğlendin mi derseniz son yüz sayfasına kadar
eğlendiğimi söyleyebilirim ama eğlenmek eşittir beğenmek anlamına gelmez. Bir
klavyeyi temizlerken de bir insan eğlenebilir. Klavyeyi ters çevirip içindeki
pisliklerin düşüşünü izlerken ya da tuşların arasına kürdan sokarak o
pislikleri alırken bir haz duyabilir ama kimse bu işten zevk almasına rağmen
bir akşam yatağına yattığında “Yarın da bir klavye temizleyerek eğlenmeliyim”
demez. Ya da bu klavye temizliğini yaparken yeni bir şey öğrenmez, hatta
eğlenme eylemini ve klavyenin pırıl pırıl olacağını bir kenara koyarsak bu
duruma zaman kaybı bile diyebiliriz. İşte bu kitap da benim için bu klavye
temizleme örneğiyle paralellik oluşturuyor.
Kitabın
içinde bizi ilgilendiren iki karakter var, güzel kızımız Katie ve kaslı
çocuğumuz Ramon. Klasik olarak bu abimizle ablamız kitap boyunca bir türlü tam
olarak buluşamayacaklar ve kitabın son sayfasında gökten üç elma düşerek
evleneceklerdir. Sakın bana şimdi böyle spoiler mı verilir demeyin. Bu kitabı
okurken de olay örgüsünü tahmin edemeyecek kişi yoktur. He tabi elinde sümüklü
bir peçete hüngür hüngür ağlayarak sadece aşk kitabı okuyan okur
arkadaşlarımızdan pek bu tahmin yürütme başarısını beklemediğim için yazımın
başına gene de ben spoiler vardır ibaresi koyarken biz biraz Katie’yi
sorgulayalım.
Katie
ablamız gecenin köründe evine aldığı yabancı biri olan Ramon’a ben senin
bildiğin kızlardan değilim derken karşısındaki
yabancının kafasındaki kız modelini nasıl düşündü çok merak ediyorum.
Yahu gece gece hırlısı var hırsızı var kilitle kapını yat uyu. Yok illa kaslı
yakışıklı bir oğlan o gece uğrayacak. Niye kaslı ama çok alındım. Bizim gibi
çelimsiz biri girse kürekle ağzımıza ağzımıza indirilip tacizci damgası
yiyecekken yakışıklı Ramon girince vuhuuuuu! Buradan Amerikan Başkanı Trump’a
sesleniyorum:
-Başkanım gelemedik el öpmeye. Hayırlı olsun başkanlığınız diyelim
öncelikle. Şimdi meselemize gelelim. Başkanım, gözlüklü çelimsiz vatandaşlara sahip çıkalım.
Onların da hakkı böyle ucuz aşk romanlarında kahraman olmak. Yapıverin bir yasa
bununla ilgili. Saygılar efendim.
Trump’a
da selam çakıp isteklerimizi belirttiğimize göre kitabımıza dönebiliriz. Çok da
dönecek bir durum da göremiyorum aslında en iyisi ben bu kitabı yakayım derdim
ama kütüphane malı. Kütüphane malı benim için devlet malı kadar değerli olduğu
için en iyisi ben en kısa zamanda kütüphaneye vereyim de kitabı başka okur
arkadaşlar da alıp iki sövebilsin kitaba. Önce birkaç soruyla bu kitabı biraz
sorgulayayım:
Bu kadar özgür büyütülmüş bir kız görücü usulüyle evlenmeyi
duysa“Iyy bağnazlık” diyebilecekken nasıl yeni tanıştığı bir erkekle 2 hafta içerisinde evlenebilir?
Niye bu kız hiç tanımadığı bir erkeğin nasıl biri olduğundan
şüphe etmesine rağmen Google amca aracılığıyla bu yabancıyı araştırmıyor?
Neden bir baba oğlunun başarısını kıskanır ki?
Babam böyle pasta yapmayı nereden öğrendi?
Falan filan. Çok da uzatmayayım yoksa inceleme kitaptan daha
güzel bir hal alacak. Son olarak kitaptaki olaylar ne kadar kötü olursa olsun
roman şekil olarak o kadar kötü değildi. Yani konuşma geçişleri, mekanların
anlatımı öyle sırıtmıyordu. Karakterlerse dediğim gibi baya sığ kalmıştı. Sonuç
olarak pek fazla bu kitabı önermem. Hatta aşk kitaplarını aşırı okuyan okurlar
bile bu kitaba 10 verip aşırı beğenmez. Ah be Judith teyze daha iyi yazaydın da
bu incelemeyi benim ağzıma tıkaydın…
Blogumun instagram hesabını takip etmek istersen buraya tıklayabilirsin.
1 Yorumlar
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil