Taht Oyunları (Game of Thrones) kitap yorumu - Ahmed Yasir Orman

Taht Oyunları (Game of Thrones) kitap yorumu

Taht Oyunları buz ve ateşin şarkısı 1. kitap

Yazar: George R. R. Martin
Sayfa Sayısı: 850
Yayınevi: Epsilon Yayınları
Puanım: 9/10

taht oyunları kapak


(2 Nisan 2016 tarihinde 1000kitap’ta yayınlamış olduğum incelemedir.)
Spoiler versem de herkes diziden oradan buradan bir şeyler biliyolardır heralde.
Yıllardır okumayı düşündüğüm bir seriydi. Ama bir türlü kitabı gittiğim kütüphanelerde bulamıyordum. Ocak ayında ise raflarda gezinirken bir anda bu 800 sayfalık tuğla gibi kitap gözüme ilişti. Bu seriye başlamam için bir işaret deyip aldım okumaya başladım. Sürekleyici bir kitap olan bu kitabı diziyi izlememden ötürü yavaş okumak zorunda kaldım. Çünkü ne olacağını diziyi izlediğim için biliyordum. Bu da kitabı okurken oluşacak merak duygusunu neredeyse sıfıra indiriyordu. Hele ki bu kitapta merak duygusu çok önemli çünkü hiç beklemediğin bir yerde, en son düşüneceğin bir olay olabiliyor ama diziyi izleyen ben ne olacağını biliyorum. Bu yüzden diziyi izlemememiş arkadaşlara tavsiyem önce kitabı okuyun sonra diziyi izleyin böyle yaparak her ikisinden de daha fazla zevk alacaksınız.
Kitap gerçek dünya da değil de yazarın yarattığı bir dünyada geçse de gerçek dünyanın orta çağına krallıklarıyla, entrikalarıyla ve daha bir sürü şeyiyle çok benziyor. Yazar bu kendi yarattığı dünyayı o kadar güzel hazırlamış ki ara sıra ben de şu haritada bir yerde bir gün geçirsem demeden edemiyorsunuz. Bir de kitabı okurken ister istemez bir tarafı tutma ihtiyacı duyuyorsunuz. Benim favori hanedanım Starklardı. En sevdiğim karakterler ise ise Tyrion Lannister, Daenerys Targaryen ve John Kar(Abi kitapta niye Snow’u translate ettiniz ki bütün coolluk ortadan kalkıyor kar olunca.) Okurken en çok beni şaşırtan karakterlerin yaşları oldu. Ben diziyi izlerken koca koca insanlar diye düşündüğüm karakterler meğer daha 12-13 yaşında olduğunu öğrenince şok geçirmedim değil. Tabi o zamanın şartlarında insanlar daha hızlı olgunlaşıyor. Haliyle 15 yaşındaki bir Stark’ın koca bir orduyu yönetmesi o kadar da şaşırtıcı bir durum değil. O günün 15lisi günümüzün bilgisayar başındaki ana kuzusu 15’lisiyle asla kıyas bile edilemez.
Bir de kitap da kralın yanındaki hainler yok mu? O hadımla, kraliçe en sinir olduğum karakterlerdi. Çıkarları için yapmayacakları şey olmayan bu iki kişi tüm entrikalarda başı çekebiliyor tabi salak Robert bir şey çakmıyor. Neyse çok uzatmadan bitireyim incelemeyi. (Zaten serinin diğer kitaplarında daha fazla açarım) Bu kitapta serinin sadece 2 yıla yakın bir bölümü işlendi. Bakalım bu ay serinin 2. Kitabını da okuyacağım. İlk kitap tamamen diziyle paraleldi. Şimdi artık bazı farklılıklar görecekmişim. Umarım beğenirim.
28 Ekim 2016 edit:  2. Kitabın ilk cildine geçen hafta başladım. Bundan sonra her ay bir tane seriden kitabı ayrıntılı bir şekilde inceleyeceğim. Bu arada serinin yan kitapları da var onları da okumayı düşünüyorum. İkinci kitap seriye daha fazla bağlanmamdan sanırım daha güzel geldi. Olaylar modo mod aynı gitmiyor diziyle. Aralarda o diyarın geçmişiyle ilgili yeni bilgiler de öğreniyoruz. Neyse fazla lafı uzatmayayım. Zaten kitap bitince ayrıntılı bir şekilde inceleyeceğim.
Kitaba başlamak isteyenlerin serinin kitaplarını sıralı bir şekilde paylaşıyorum:
Taht oyunları
Kralların Çarpışması cilt 1,2
Kılıçların Fırtınası cilt 1,2
Kargaların ziyafeti cilt 1,2
Ejderhaların dansı cilt 1,2
Kış rüzgarları (2017 yılında yayınlanacak)
Bahar rüyası (Valla 2020 yılına yetişse iyidir.)

Blogumun instagram hesabını takip etmek istersen buraya tıklayabilirsin.

Yorum Gönder

0 Yorumlar